FUAD R / SYRIA
OGUZ GÜREL / TURKEY
ISMAIL DOGAN-BELGIUM
HIKMET CERRAH-TURKEY
VAHIT AKCA-TURKEY
HIKMET CERRAH-TURKEY
MOHAMED ALAFIA-MOROCCO
ERDOÐAN KARAYEL’ÝN BÝR KARÝKATÜRÜ ALMAN DERS KÝTABINA GÝRÝYOR..
Erdogan Karayel’in 1986 yýlýnda çizdiði ve ayný yýl Duisburg’da düzenlenen « Yaban elde çalýþanlar » konulu uluslararasý karikatür yarýþmasýnda ödül kazanan « Ausländer Raus!” baþlýklý karikatürü Almanya’nýn “Kuzey Ren-Vestfalya” eyaletinde gelecek dönem lise öðrencileri için basýlacak “Seydlitz G. / Gymnasium” Coðrafya kitabýnda “Almanya bir göç ülkesi mi?” baþlýklý konu içinde kullanýlacak.
Kitabýn basýmýný üstlenen “Bildungshaus Schulbuchverlage Westermann Schroedel Diesterweg Schöningh Winklers GmbH » yayýn þirketinin yetkilisi Jana Krug tarafýndan yapýlan teklifi Karayel, hiçbir telif hakký istemeksizin kabul etti. Bir Alman okul kitabýnda büyük olasýlýkla ilk kez bir Türk çizerin karikatürünün yer alacak olmasýnýn kendisi için gurur verici olduðunu belirten sanatçý, karikatürde imzasýnýn bulunmasýnýn yeterli olacaðýný belirtti. Yayýnevi yetkilileri Karayel’in bu jestinden dolayý çok duygulandýlar. Kitap, 2008-2009 eðitim dönemi içinde okutulacak.
EINE KARIKATUR VON ERDOÐAN KARAYEL ERSCHEINT IN DEUTSCHEM LEHRBUCH…
Eine von Erdoðan Karayel im Jahre 1986 gezeichnete Karikatur mit dem Titel “Ausländer Raus!” die im gleichen Jahr in Duisburg beim internationalen Karikaturen Wettbewerb zum Thema “Yaban elde çalýþanlar” – “Arbeitsimigranten” eingereicht, einen Preis gewonnen hat, wird in das Geographie Buch “Seydlitz G. / Gymnasium innerhalb des Themas “Ist Deutschland ein Einwanderungsland?” aufgenommen. Dieses Buch wird in Deutschland für die Schüler und Schülerinnen der Gymnasien im Land Nordrhein-Westfalen für den anstehenden gedruckt.
Den Druck des Buches übernimmt die Verlagsgesellschaft “Bildungshaus Schulbuchverlage Westermann Schroedel Diesterweg Schöningh Winklers GmbH”, deren Zuständige für die “Bildredaktion” Jana Krug an Karayel ein Angebot machte, der jedoch auf die Urheberrechte verzichtete und die Veröffentlichung annahm. Mit großer Wahrscheinlichkeit ist es das erste Mal, dass eine Karikatur eines türkischen Zeichners in einem deutschen Schulbuch erscheint, dass erfülle ihn mit Stolz, sagte der Künstler und meinte, es sei genug, wenn seine Unterschrift in der Karikatur vorhanden sei. Die Verantwortlichen des Verlages waren sehr glücklich hinsichtlich dieser Geste Karayels. Das Buch wird im Schuljahr 2008-2009 im Lehrplan verwendet.
ERDOGAN KARAYEL IS IN THE GERMAN HIGH SCHOL BOOKS…
Erdoðan Karayel’s cartoon ‘Auslander Raus’ dating back to 1986 is going to be used in the ‘Seydlitz G./ Gymnasium-Geography Book’ which will be published for the coming high school students in the North-Ren-Vestfalya under the title ‘Is Germany an immigration country?’. Karayel’s prized cartoon carries the topic: ‘Workers in the alien’.
Mr.Karayel accepted the offer done by Jana Krug, Bildredaktion warrant of ‘Bildungshaus Schulbuchverlage Westermann Schroedel Diesterweg Schöningh Winklers GmbH’ without demanding any copyrights. The fact that his signature will probably be the first Turkish cartoonist’s appearing in a German School Book is sufficiently honorable to Mr. Karayel. His behavior is very much appreciated by the authorities of the publishing house. The book is going to be one among the 2008-2009 education schedule.
“FOREIGNER GO OUT!!”
SCHENGEN…
Okul : Institut St Luc ( St Gilles ) Brüksel
Ders : Tarih
Konu : Karikatür
Geçenlerde bir davet aldým.
St Luc, yüksek sanat okulu Tarih ögretmeni, 6.ve 5.sýnýf ögrencilerinin sene sonu imtihanlarý için, » Karikatür » konusunu isleyeceklerini ve benim de bir karikatürcü olarak bu konuda onlara birkaç saatlik karikatür sanatýný ve karikatürcünün yasamý hakkýnda bilgilendirmemi istiyordu. Bu davet beni onurlandýrdý ve bir o kadar da heyecanlandýrdý.. Davete katýlmadan evvel, bu sanat okulunun tarihi hakkýnda arastýrma yaptýktan sonra, heyecan, sevinç ve korku karýsýmý bir duygu sardý beni..
Neden derseniz ; Bu okuldan zamanýnda : Plantu, François Schuiten, Xavier Lust, Benoît Sokal, Franquin, Camille de Taeye, Claude Renard, Benoît Poelvoorde, Nicolas Vadot, Royer, Kitty Crowter, Jean-Michel Folon, Picha, Frédéric du Bus, Paul Quadens,… gibi ünlü sanatçýlar mezun olmus!. Acaba karikatürcü olarak bu bana verilen olanaga , yeterince layýk olabilecekmiyim ?.. Karikatür sanatýný en iyi sekilde nasýl temsil edecegim gibi düsünceler sarmýstý beni.. Öyle ya ! usta degilim, ögretmen degilim, sadece çizerim !..Kolay mý ?
Karsýnda 17-18 yaslarýnda 25 tane ogrenci 2X2 saat boyunca benim agzýma bakacak !.. ( Dislerimi iyi fýrçalamam lazým yani !.)
Ama madem ki bu davet bana verilmis, ne pahasýna olursa olsun basarmalýyým dedim, kendi kendime.
Biraz karikatür üzerine sohbet ettikten sonra, Ögrencilerin seçmis oldugu konularý ben de tahtada onlara çizer, yorum yapar ve sorulara cevap veririm diye tasarlamýstým kafamda. Böylece karikatür sanatý da bir nevi okullarda artýk ders olarak islenmeye baslamýstý, beni en çok sevindiren yaný da buydu.
Ve o gün geldi çattý..
Sanat dernegimin de bir faaliyeti olarak tan, kayýt almasý için kameraman bir dostumu da yanýma alarak okula girdik. Ögrencilere, kendimi biraz tanýttýktan sonra, karikatür üzerine güzel bir sohbet ediyorduk.. O yastaki gençlerin ne kadar apolitik ve, önlerine konan herseyi hayatýn pasif aktörleri olarak ne kadar çabuk tükettiklerini görünce, ben de onlara dünyamýzýn daha iyi olmasý için, barýs içinde, nükleer tehlikelerden ve çevre kirliliginden, arýnmýs dünyamýzýn onlar gibi gençlere dünden daha da çok ihtiyacý oldugunu , barýs ve dostluk için sanatýn ne kadar onemli bir araç oldugunu ve onlarýn böyle bir sansa sahip olduklarýný ve bunu iyi kullanmalarýný bir agbileri olarak tavsiye ettim…..( Iyi etmis miyim ustalar ? )
Ve ögrencilerin seçmis olduklarý konularý tek tek tahtaya çizdim.. Sýrtým dönük çizerken hissettigim, sessizlik ve çizdigim esprilere anlýk kahkahalar, beni sevinçten uçurmustu.. Evet hersey güzel ve akýcý geçti .. geçen saatleri bile farketmemistik.. ,Bir daha ki haftaya da, onlarýn çizecegi karikatürleri evalüasyon için gelecektim artýk..
Bu güzel duygularla evime dönerken, yanýmdaki kameraman arkadasým, benim heyecanýmý o kadar da hissetmis olacak ki, bana sunlarý söyledi ;
« Ismail ! Derse girerken kurban olacak bir koyuna benziyordun, çýktýktan sonra, da dogurmus bir ana gibiydin »..
Ne demek istemisti acaba ? Anlamadým ama bu sözler, o anlýk his ve duygularýmý ne kadar da güzel ifade ediyordu..
Ismail Dogan
Brüksel 12 Subat 2008
CARLOS LATUFF-BRAZIL
MOHAMED ALAFIA-MOROCCO
MOHAMED ABO AFEFA-EGYPT
