EFLATUN NURI ANISINA…

eflatunnuri-bant.jpg

eflatun-hicabi.jpg

HICABI DEMIRCI-TURKEY

eflatun-lker.jpg

ILKER EKICI-TURKEY

***

Kenan Sinanoðlu

 

E f l â t u n  – N u r i . . .

 

Divit felsefe

Plâton’dan Eflâtun

Bizim Nuri’miz . . .

 

– Nurlar içinde –

***

Onun Adý Eflâtun

 

Mizah çýkarsa eflâtundan

Þiir çýkarsa erguvandan

Eflâtun Nuri çýkar sanattan

 

Adil Nuri olarak anlar ‘ölümsüz’ þakadan …

 

Ayten Suvak

 

ASlolan ASktýr

eflatunnuri-bant.jpg

EFLATUN NURÝ ARAMIZDAN AYRILDI


Baþýmýz saðolsun,
Birþeyler yazayým dedim, çünkü EFLATUN NURÝ benim de hocamdý.
Kaybediyoruz bu deðerleri ama yerlerine yeni nesilden kimleri koyabiliyoruz.

Bu kadar kaliteli sanat adamlarý kolay kolay yetiþmiyor.
Yetiþmemizde büyük katkýsý olmuþtur.
Þimdilerde var mý bilmiyorum ama eskiden gençleri yetiþtirmek gibi bir olay vardý.
Basýn camiasýnda (hoþ pek basýn da kalmadý ya) þimdi belli yerlerde olanlar
yerlerini kaptýrmasýnlar diye mi nedir, hiçbir þekilde yeni insanlarýn yetiþtirilmesine önayak olmuyorlar.
“Ne uðraþacaðým ya, herkes baksýn baþýnýn çaresine” diyor.
Ben karikatüre baþladýðým yýllarda 1983’lerde Ýzmir’de YENÝ ASIR GAZETESÝ bünyesinde haftalýk dergi
formatýnda  GICIK isimli bir mizah eki vardý. Çok kýsa süre içinde ben de bu oluþuma katýldým.
Ýyi kötü günlerimiz yýllarýmýz geçti. Çok güzel anýlara sahip olduk. Kendimi EFLATUN NURÝ gibi bir
ustayla çalýþabilmiþ þanslýlardan sayýyorum. Çizgi de belli yerlere geldik, meslek edindik.

Sadece ben deðil Ýzmir gibi bir yerde, basýnýn kalbinin Ýstanbul’da attýðý halde,
Zafer Güven, Cemal Ýlkbahar, Sezer Dönmez, Sadýk Pala, Mümin Durmaz, Ömer Çam, Mete Erden, Yusuf Akýncý,
Sýtký Görçiz, Halil Ýbrahim Yýldýrým, Mustafa Yýldýz gibi daha ismini sayamadýðým

bir çok arkadaþýmýzýn yetiþmesinde katkýsý olmuþtur.

Þimdi Türkiye de herhangi bir yerde böyle bir oluþum var mý? Ýzmir de bile yok.

O zamanlar 250 binlere ulaþýyordu GICIK ile beraber YENÝ ASIR’ýn pazar günü satýþ rakamlarý.

Þimdilerde ise gazete bünyelerinde karikatür okulu gibi bir oluþum göremiyoruz.
Karikatüre yeterli yerleri ayýrmýyorlar. Bir mizah sayfasý bile yok çoðunda.
Gazeteler de ilan pastasýndan paylarýný artýrabilmek amacýyla karikatürü asla düþünmüyorlar.
“Amman haa!.. Bu deliler birþeyler çizip te ilan müþterilerimizi kýzdýrýrlar da ilansýz kalýrýz.”
Ya da hükümetle ters düþürüverirler korkusu baþta gidiyor. Farkýnda olmadan sanattan uzaklaþtýrýlýyoruz.
20 kadar genci etrafýnda toplayýp, karikatür çizdirmesi, dergide yayýnlatmasý, bize karikatürü sevdirtmesi,

yaþam biçimi haline getirtmesi, o kadar genç delifiþekle uðraþmasý.

Yaptýðýmýz delilikleri yumuþatýp idare etmesi… Daha neler neler…

Bir yerlerde ödüller alýyorsak, karikatürle yaþayýp geçinebiliyorsak onun emeðidir, katkýsýdýr…
EFLATUN NURÝ bunlarý yaptý, iyi de yapmýþ, nur içinde yat hocam…

Tufan Selçuk

 

eflatun-tufanselcuk.jpg