ÖKTEMER KÖKSAL’LA ILGILI KAMPANYAMIZA DUYARSIZ KALMAYAN
ISMAIL CEM ÖZKAN, DUYURUYU GALATA DIJITAL GAZETE’DE DE PAYLASTI..
GALATA DIJITAL GAZETE’DE YAYINLANAN MAKALESI…
Karikaturcu, meslek olmayan meslegi yapan kisidir. Cizgi ile mizah olarak kisaca tanimlanan karikatur, bir anlamda trajik komik olaylari izleyicinin gozune batirandir. Igneyi hep baskasina batirir ama arada da olsa cuvaldizi kendisine batirmasi da gereklidir.
Uzun zamandir cuvaldiz kullanimdan ciktigi icin karikaturculerde cuvaldizi kendisine batirmayi unutmustur!
Karikaturculerin degisIk kitle orgutleri vardir, bu orgutlerin isimleri degisIk degisIktir ve 12 Eylul ile kapatilmistir. 12 Eylul sonrasi acilan ise dernekler yasasinda degisim ile ancak eskisinin karikaturu konumunda olacak bir yapidadir. Simdilerde var olan demokratik kitle orgutleri (DTK) icinde, liberal ekonomistlerin soylem ile sivil toplum kuruslari (STK) icinde karikaturculerin olusturmus oldugu yapilari da goruruz.
Liberal ekonominin yaratmis oldugu sistemde STK’larin bazilari yeni adlarina uygun var olan erk sahibini elestiren degil, dokunmayan konumdadir. Cunku kaybedecegi gelirleri vardir ve o gelir icin her turlu haksizlik karsisinda sus pus olmayi "etik" olarak gorur.
Bir cok kitle orgutu; devletten veya devleti temsilen buyuk firmalardan alacagi sponsor ucreti icin var olmayi ve onlardan aldiklari sponsorluk ucretlerine uygun etkinlikler yapmayi uygun gormektedir. Saga sola dokunmayan sergiler, rahatsiz etmeyen ve geleneksellesmis etkinliklerde gelir getirici masalar acmak, uyelerinin bazilari icin vazgecilmez gelir kapisi olmasi onemlidir, cunku yeni adi ile STK liberal duzene uygun cikarina gore hareket etmek zorundadir.
Cikarlarin iliskileri yonlendirdigi yerde maddi getiri getirmeyenlerin haklari savunmak ve onlar icin bir seyler yapmak ‘absurt’ bir durus olsa gerek! STK’lar projeler uretir ve o projelerden bazilari icin maddi gelir anlamina gelir. Projeler icin; AB ve ABD gibi ulkelerin proje veren kurumlarindan yardim almak icin bir suru burokratik isleri yerine getirir. Proje almak icin taninmis bir kurum olmak onemlidir, kamu yararina olan kurumlar daha rahat projelerin butcelerinden yararlanir. Kamu yararina kurum adini kaybetmemek icin her turlu overi gosterilir ve kamu yarari icin devletin kurumlari ile barisIk calisilir ve onlarin niyetlerine uygun kararlar alinir.
STK’larin bazilari sosyal dayanisma kurumlaridir, vakif adini alan ama vakif ozelligini gostermeyen bir cok yapi ile de karsilasirsiniz. Dayanisma tek yonlu olarak bakarlar ve kurum daha ondedir ve o onde olan dernek, vakif gibi STK’lara gelir gelmesi uyelerinin ihtiyaclarindan da onundedir.
Sanat dallari arasinda karikatur yer almaz, alamaz cunku onu sanat olarak taniyan Kultur Bakanligi ve Calisma Bakanligi yoktur ama her yil o sanat ve meslek olmayan dala bir butce ayirirlar ve o butceden yararlanan bir meslek olmayan meslek icin yardimlar yapilir, ortak etkinlikler duzenlenir. Karikaturcu emekli olmasi icin gereken sosyal kasalardan yoksundur, cunku meslek degildir. Meslek olanin emekli sandigi ve sosyal guvencesi olur. Meslek olmayanin sosyal yardimi olur mu?
Dernek, vakif vb isimlerde kurulan STK’lar bu acigi kapatmak amaci ile kurulmus olmasina ragmen, o konuda yeterli bir calisma yapamadigi ve yapmadigi bugun yasanan surecten daha iyi anlasilir.
Ayagini kaybeden bir karikaturcuye her turden soz telefon ile verilir ama soz gokyuzune kisa surede karisir. Emeklisi olmayan artik yasli karikaturcunun evinden cikarilmasi karsisinda sessizdir ve ona barinak bulmak icin yapacagi bir sey yoktur, cunku var olan butce yardim icin degildir!
STK’lar bildigimiz gibi (en azindan karikaturculer icin) sosyal yardim yapmiyor, cunku "karikaturcu milletin hepsi fakir fukaradir birine yaparsak hepsine yardim yapmak gerek, onunu alamayiz" diyen bir anlayis hakimdir. Var olan gelirin, karikaturcu milleti icinde paylasilmasi yilda birkac defa verilen luks lokantalarda gerceklestirilen yemegi finans edilemez duruma getirir! Yemek mi daha onemlidir, yoksa ihtiyaci olana verilecek yardim mi? Tercih yemekten tarafi olmus ve yemek olunca dernege ugramayanlar yemeklerde bulusur olmus. Hatta bir gozleme gore dernek kongresine katilan uye sayisindan daha fazlasi bu yemekte oluyormus… Ben o gozlemcilerin yalancisiyim, cunku yemek mudavimi ve kongre delegesi degilim.
STK’lar ile bir yere varamiyoruz, kisir bir dongu icindeyiz. Tesbih uyar mi bilemem ama halk dilinde anlatilan bir balcik vardir ve balcik icinde cirpindikca balcik uzerine sicrar, temiz olarak oradan cikilmaz, cunku balcigi besleyen bir kaynak vardir… Geliri olan bir yerde gelirden nemalananlar o geliri kaybetmemek icin her turlu ozveriyi gosterecek… Her turlu kongrede iktidar mucadelesini yapacaklardir. Uzun suredir bir yapida yonetim degismiyorsa orada ya uyeler pek ciddiye almiyor ya da baska sey gecerlidir… onu uyesi olanlar dusunsun…
Orgutlu olmayi da zor gunler icin hep onemsedim… Hepimiz yasadigimiz duzeni omur boyu koruyamayacagiz, elbette yardima ihtiyac donemi olacaktir… Kemal Tahir, Enver Gokce yasami buna ornektir…
Yarinin ne getirecegini bilemedigimiz icin bir dayanisma agi kurulmasi ve bu ag icinde ayni isi yapanlarin bir birine destek vermesi humanist bir durumdur ama gunumuzde humanizmden daha one cikan sey cikarlardir ve cikarina gore hareket edenler var olan tum iyi niyetleri istedikleri gibi kullanmaya devam ediyorlar.
Eger karikaturculerin kurumsal bir yapisi olsaydi bugun karikatur cizdigini iddia eden Memecan ve benzerlerine karsi bir durus ortaya konmus olurdu, cunku karikatur muhalif olma durumudur, iktidari ve iktidarin penceresinden olaylara bakmak degildir. Ayni sekilde karikaturculer buyuk – kucuk firmalarin adina yapilan yarismalarda, sponsor olduklari yerlerde karikatur sergilemez, sergileyene karsida seslerini yukseltirdi, cunku karikatur sermaye icin ve sermaye sahibini oven bir illustrasyon olmazdi.
Bugun karikaturun tanimini yok ettiler, muhalif, elestiril olma durumundan yalaka ve ovgu duzen ve birbirine camur atan konumuna getirildi…
Karikatur, camur atma araci degildir, ezilenlerin yaninda emperyalizme ve fasizme karsi duran bir mizah dalidir. Cizgisini ve dilini binlerce yildir yaptigi gibi kullandiginda karikatur olur, aksi halde karikatur konumundan cikar sadece yazilar ve medya icin gorsel bir illustrasyon ozelligi gosterir.
Demokratik Kitle Orgutu olan bir karikaturculer kurumu ozlemi ile diye sozlerimi bitireyim, arada cuvaldizi kendimize batiralim.
Ismail Cem Ozkan
ÖKTEMER KÖKSAL KIMDIR?
http://files.donquichotte.org/oktemerkoksal-cv.jpg
Istanbul, yerlesim tarihi 300 bin, kentsel tarihi yaklasik 3 bin, baskentlik tarihi ise 1600 yila kadar uzanan Avrupa ile Asya kitalarinin kesistigi bir dünya kentidir. Çaglar boyunca çesitli uygarlik ve kültürlere ev sahipligi yapti. Yüzyillar boyu çesitli din, dil ve irktan insanlarin bir arada yasadigi kozmopolit ve metropolit yapisiyla dünyanin turistik açidan ilgi çeken önemli merkezlerinden biri olmayi basardi. Roma ve Bizans uygarliklarina ev sahipligi yapan Istanbul, 1453 yilinda Fatih Sultan Mehmet tarafindan Bizanslilardan alinarak, Osmanli dönemine de damgasini vurdu. Tarihi alanlari UNESCO Dünya Mirasi Listesi’ne 1985 yilinda eklenen Istanbul, 2010 yilinda "Avrupa Kültür Baskenti" seçildi.
Katilim Kosullari:
1) Sergiye sadece internet yoluyla katilabilinir.
(Karikatürlerin gönderme adresi: sehriistanbul@donquichotte.org)
2) Karikatürler A3 boyutunda, 300 dpi ve jpeg formatinda olacaktir.
3) Sergiye son katilim tarihi 31 Aralik 2012’dir.
4) En iyi on karikatüre "Don Quichotte" madalyasi verilecektir.
5) Sergi 10 Ocak 2013 tarihinde Istanbul-Beyoglu Ögretmenevi’nde gerçeklesecektir.
6) Sergiye her yastan karikatürcü en fazla 3 karikatürle katilabilir.
Seçici Kurul:
– Angel Boligan
– Peter Nieuwendijk
– Valentin Georgiev
– Ares
– Valeri Kurtu
– Seyran Caferli
– Hüseyin Çakmak
– Oguz Gürel
– Eray Özbek
– Erdogan Karayel
***
DON QUICHOTTE "CITY OF ISTANBUL" INTERNATIONAL CARTOON EXHIBITION 2013
Istanbul is the intersecting point of Europe and Asia, with a settlement history of three hundred thousand years, an urban history of three thousand years and a capital dating back to the 1600s. Istanbul has been a home to various civilizations and cultures thorughout history. Due to Istanbul’s historical cosmopolitan and metropolitan structure it has attracted people with various religions, languages and races for centuries. It has now become one of the major touristic centers in the world. Istanbul hosted the Roman and Byzantinian Empires until Fatih Sultan Mehmet captured Istanbul from the Byzatines in 1453, which marked the rise of the Ottoman period. Historical areas of Istanbul were added to the UNESCO World Heritage List in 1985 and Istanbul was chosen as the European Capital of Culture in 2010.
THE RULES OF EXHIBITION:
1) You can only participate in this exhibition by submitting your work through the e-mail address provided below: sehriistanbul@donquichotte.org
2) The designs are to be drawn in A3-Size to be delivered in 300 dpi and in JPEG format.
3) The closing date of the exhibition is December 31, 2013.
4) Will be given for the top ten cartoon "Don Quichotte" medal.
5) The oppening exhibition will take place in Istanbul-Beyoglu Teacherhause on January 10, 2013.
6) Participants of all ages can join in this exhibition with a maximum of 3 caricatures.
Jury:
– Angel Boligan
– Peter Nieuwendijk
– Valentin Georgiev
– Ares
– Valeri Kurtu
– Seyran Caferli
– Hüseyin Çakmak
– Oguz Gürel
– Eray Özbek
– Erdogan Karayel
***